Çanakkale il merkezine 37 kilometre uzaklıkta olan Troia Antik Kenti’nin tarihi 5 bin yıl öncesine dayanıyor.

1998 yılında UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesine aldığı Troia Antik Kenti dünyadaki en ünlü antik kentlerden birisi olarak biliniyor.

Troia’daki en erken yerleşim katı M.Ö. 3000-2500 ile erken Tunç Çağı’na tarihlenmiş durumda. Daha sonraki sürekli yerleşim gören Troia katmanları  ise M.Ö. 85 – M.S. 8. yüzyıla tarihlenen Roma Dönemi ile sona eriyor.

Troia Antik Kentinin hemen girişinde yer alan “Tahta At” ise antik kentin adeta sembolü olmuş durumda.

Homeros’un İlyada Destanı’nda yazdığına göre Akhalılar yıllar süren mücadeleye rağmen hiçbir şekilde Troia’yı ele geçiremezler. Bir kuşatma sonrasında yine vazgeçmek üzere iken tanrılardan yardım isterler. Tanrıların verdiği fikir ile savaştan vazgeçmiş gibi yaparlar ve geri çekilirler. Geri çekilirken kentin kapısına Tahtı Atı içerisine asker yerleştirerek bırakırlar. Sevinç çığlıkları ile kutlama yapan Troialılar atı içeri aldıklarında ise gece kendilerini bekleyen acı sürprizle karşılaşırlar. Atın içinden çıkan askerler şehri ateşe verirler.

İşte bu destandan yola çıkılarak hazırlanan Tahta At, Troia’nın hemen girişinde sergilenmekte ve yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çekmektedir.

Troia Antik Kentini ziyaret etmek isterseniz şehir merkezinde Atatürk Köprüsü’nün hemen alt kısmında bulunan Troia Antik Kenti’ne giden minibüslere binebilir, ya da kendi aracınızla bu bölgeye ulaşabilirsiniz.

Antik kent girişinde bilet almadan içeriye girmek ise maalesef mümkün değil. Mutlaka girişte bilet almanız gerekiyor.